Bor minerallerinin en fazla tüketildiği alan cam sektörüdür. Bor, ergimiş haldeki cam ara mamulüne katıldığında camın akışkanlığını artırır, elektrik iletkenliğini düşürür, kimyasal kararlılık verir, üretim aşamasında ergime sıcaklığını düşürerek ergimeyi kolaylaştırır, antimikrobiyal özellik sağlar, son ürünün yüzey sertliğini ve dayanıklılığını yükseltir. Bor özellikle; borosilikat cam, tekstil tipi ve izolasyon tipi cam elyaflarında yoğun olarak kullanılmaktadır.

Borosilikat camlara eklenen nadir toprak elementleri fotolüminesans özellikleri üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Ayrıca camın kırılma tokluğu ve gevrekliğini iyileştirmektedir. Bu kapsamda nadir toprak elementleri (Eu, Ce, Y ve Cs vb.) borosilikat cam kompozisyonuna eklenerek fotolüminesans özelliklerin iyileştirilmesi üzerine çalışmalar yürütülmektedir. Ayrıca borosilikat cam yüzeylerinin hidrofobik, antibakteriyel ve antireflektif özelliklerinin iyileştirilebilmesi için sol-jel yöntemlerinden olan daldırmalı kaplama (dip coating), döndürerek kaplama (spin coating) gibi kaplama yöntemleri kullanılarak ince film kaplamalar üzerine çalışmalar da yürütülmektedir.

Biyoaktif camların biyoaktiviteleri genelde yüzeylerinde oluşturabildikleri hidroksiapatit (HAP) tabakasının varlığı ile değerlendirilir. Bor katkılı biyoaktif camlar sahip oldukları düşük kimyasal dayanıklılık neticesinde silika bazlı biyoaktif camlara göre daha hızlı ve HAP tabakası oluşturarak dokularla daha kararlı ve sağlam bir bağ oluştururlar. Bu amaçla biyoaktif cam kompozisyonları üzerine Enstitümüz bünyesinde bulunan asansör fırın kullanılarak üretim çalışmaları yürütülmektedir.

Enstitü bünyesinde bulunan yerli cam fiber üretim sistemi kullanılarak farklı bor bileşikleri ile geliştirilmiş camlardan, borosilikat ve soda şişe camları atıklarından fiber üretim çalışmaları yürütülmektedir.